Uluslararası İklim İnisiyatifi (IKI) kapsamında Alman Uluslararası İş birliği Kurumu (GIZ) tarafından ‘Uluslararası Sürdürülebilir Finans ve Sorumlu Yatırım Konferansı’ düzenlendi.
23 Ekim 2025
Uluslararası İklim İnisiyatifi (IKI) kapsamında Alman Uluslararası İş birliği Kurumu (GIZ) tarafından ‘Uluslararası Sürdürülebilir Finans ve Sorumlu Yatırım Konferansı’ düzenlendi.
‘Uluslararası İklim İnisiyatifi–Türkiye’de İklim ve Biyoçeşitlilik Yatırımları’ başlığı altında düzenlenen programda, iklim ve biyoçeşitlilik hedeflerine ulaşmanın, ekonominin tüm sektörlerinde yatırımların ölçeklendirilmesi ve sürdürülebilirliğinin sağlanmasına bağlı olduğu ele alındı.
Etki yaratan iş birlikçi yaklaşımlar ve yenilikçi finansman mekanizmalarının öne çıktığı toplantıya İklim Değişikliği Başkan Yardımcısı Mehrali Ecer katıldı.
Dünyada iklim değişikliğinin etkilerinin giderek arttığı ve afetlerin hem daha sık hem de daha yıkıcı hâle geldiğine değinen Başkan Yardımcısı Ecer, ‘Artan sıcaklıklar, aşırı hava olayları, kuraklıklar ve deniz seviyesindeki yükselmeler gibi iklim kaynaklı olumsuz etkiler, dünya genelinde gittikçe daha fazla hissediliyor. Yaşam alanlarımızı, tarım faaliyetlerimizi ve genel anlamda yaşam kalitemizi tehdit eden bu kriz; sadece çevresel bir sorun değil, aynı zamanda ekonomik, sosyal ve politik bir meseledir’ dedi.
İklim Değişikliğinin enerji güvenliğinden gıda arzına, göç hareketlerinden toplumsal huzura kadar pek çok alanda derin etkiler yarattığının altını çizen Ecer, ‘Türkiye, Akdeniz Havzası’nda yer alması nedeniyle iklim değişikliğine karşı en kırılgan bölgelerden birinde yer almaktadır’ diye konuştu.
İklim değişikliği ile mücadele kapsamında, ülkemizde son yıllarda önemli adımların atıldığını da belirten Ecer, toplantının açış konuşmasında şunları söyledi;
“2035 hedefimizin yol haritası niteliğindeki ll. Ulusal Katkı Beyanı çalışmalarımızı tamamladık”
Bu yıl, NDC 3.0’ın sunulacağı önemli bir yıl. 2035 hedefimizin yol haritası niteliğindeki İkinci Ulusal Katkı Beyanı çalışmalarımızı tamamladık. Sayın Cumhurbaşkanımız BM 80. Genel Kurulu’nda azaltım hedefimizi bütün dünya ile paylaştı. Dünyada ilk kez uygulanacak bir yöntemle; Ulusal Katkı Beyanımızın bilimsel temelini, yeşil kalkınma ve azaltım hedeflerimizi belirlediğimiz model ile iklim projeksiyonlarını ve kırılganlık analizlerini entegre ederek oluşturduk.
“İklim Kanunu, ülkemizin iklim değişikliğiyle etkin ve bütüncül mücadelesini amaçlayan kapsamlı bir yasal düzenlemedir”
Bu yıl iklim eylemi için ülke olarak oldukça önemli bir gelişme kaydederek İklim Kanunu’muzu çıkardık. Böylece İklim değişikliği ile mücadelede gerekli olan yasal düzenlemeleri hayata geçirdik. İklim Kanunu, ülkemizin iklim değişikliğiyle etkin ve bütüncül mücadelesini amaçlayan kapsamlı bir yasal düzenlemedir.
İklim Kanunu sadece çevresel bir düzenleme değil; aynı zamandan ekonomik dönüşümümüzün, sürdürülebilir kalkınmamızın ve toplumsal refahımızın yol haritasıdır. Ayrıca İklim Kanunu’muz, 2053 Net Sıfır Emisyon ve Yeşil Kalkınma hedefimizin gerçekleştirilmesinde kritik bir rol üstleniyor. Yine İklim Kanunu’muz; Ulusal Katkı Beyanlarımızın uygulanabilirliğini sağlamak, uyum politikalarını güçlendirmek, düşük karbonlu yatırımları teşvik etmek ve yeşil finansman mekanizmalarını geliştirmek açısından büyük önem taşımaktadır.
“Ülkemizin 2100 yılına kadar iklim projeksiyonlarını oluşturuyoruz”
Uyumla ilgili oldukça önemli bir projeyi yürütmekteyiz. Bu proje kapsamında, Ülkemizin 2100 yılına kadar iklim projeksiyonlarını oluşturuyoruz.
Böylece ülkemizde yerel düzeyde yapılacak olan bütün iklimle ilgi çalışmalar için bilimsel veri kaynağını hizmete açacağız. Ayrıca sektörel düzeyde risk-etkilenebilirlik analizlerini yaparak iklime karşı daha dirençli bir ortam oluşturabileceğiz.
Programa, kamu kurumları, özel sektör, kalkınma ortakları, sivil toplum kuruluşları ve akademiden temsilciler katıldı.