MEF Enerji Forumu, Üsküp’te başladı

Batı Balkanlar bölgesindeki enerji dönüşüm sürecini değerlendirmek için bu yıl sekizincisi düzenlenen ‘MEF Enerji Forumu’, Makedonya’nın Başkenti Üsküp’te gerçekleştirildi.

MEF Enerji Forumu, Üsküp’te başladı
MEF Enerji Forumu, Üsküp’te başladı
MEF Enerji Forumu, Üsküp’te başladı
MEF Enerji Forumu, Üsküp’te başladı
MEF Enerji Forumu, Üsküp’te başladı

18 Haziran 2025

Batı Balkanlar bölgesindeki enerji dönüşüm sürecini değerlendirmek için bu yıl sekizincisi düzenlenen ‘MEF Enerji Forumu’, Makedonya’nın Başkenti Üsküp’te gerçekleştirildi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Fatma Varank ve İklim Değişikliği Başkanı Prof. Dr. Halil Hasar’ın Türkiye’yi temsil ettiği forum, COP29’da belirlenen küresel hedeflerle uyumlu iklim eylemlerini ve COP30’a hazırlığı odak noktasına alıyor.

COP28 sırasında alınan Küresel Durum Değerlendirmesi kararı kapsamında 2030 yılına kadar yenilenebilir enerji kapasitesini üç katına çıkarma ve enerji verimliliğini iki katına çıkarma hedefinin Batı Balkanlar için kapsamlı bir dönüşümün gerekliliğine işaret eden forumda, ‘Paris Anlaşması'nın On Yılı: Batı Balkanlar için İlerleme, Zorluklar ve Gelecek Yol Haritası’ başlığı yuvarlak masa etrafında ele alındı.

Yıllar içinde bölgedeki enerji dönüşümüne ilişkin çok paydaşlı diyaloğun yürütüldüğü önemli bir platform haline gelen MEF’te politika yapıcılar, özel sektör temsilcileri, teknik uzmanlar ve sivil toplum kuruluşları bir araya gelerek, teorik tartışmalardan uygulamaya dönük stratejilere geçişi masaya yatırıyor.

Forumun açış panelinde konuşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Varank, Türkiye olarak bölgesel ölçekte adil ve kapsayıcı bir enerji dönüşümünü desteklemek amacıyla aktif iş birliğine büyük önem verdiklerini kaydetti.

Küresel emisyonların yaklaşık p’inin enerji kaynaklı olduğuna değinen Bakan Yardımcısı Varank, “Ülkelerin, imalat, ulaştırma, ısınma gibi birçok sektörde enerji ihtiyaçları da günden güne artmaktadır. Bu nedenle, iklim değişikliğiyle mücadelede emisyonların azaltılması için enerji dönüşümü öncelikli bir konu halini almıştır” dedi.

Son dönemde coğrafyamızda yaşanan olaylara da değinen Bakan Yardımcısı Varank, şunları söyledi;

“Bölgemizde yaşanan çatışmalar, küresel enerji güvenliği risklerinin ne kadar ciddi olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur”

Son dönemde bölgemizde yaşanan çatışmalar, bölgesel ölçekli geniş çaplı kesintiler küresel enerji güvenliği risklerinin ne kadar ciddi olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Daha verimli ve temiz enerji sistemleri, bu güvenlik risklerini azaltma potansiyeline sahiptir. Enerji güvenliği bütüncül bir yaklaşım ile ele alınarak, yalnızca geleneksel yakıtların arz güvenliğiyle sınırlı kalmamalı; aynı zamanda elektrik sistemlerinin güvenli dönüşümünü, yenilenebilir enerji entegrasyonunu ve temiz enerji teknolojilerine ilişkin tedarik zincirlerinin dayanıklılığını da kapsamalıdır. Son yıllarda temiz enerji dönüşümünde gözle görülür bir hızlanma yaşanmıştır. Bu ivme, büyük ölçüde iklim politikaları doğrultusunda şekillenmiştir. Dünya genelinde temiz enerji teknolojilerinin üretim kapasitesinin artması, net sıfır hedefleriyle uyumlu daha hızlı bir dönüşüm için önemli bir fırsat sunmaktadır. Bu dönüşümde özellikle; yenilenebilir enerji kaynakları ve nükleer enerji öne çıkmıştır.

“Türkiye’de enerji dönüşümü, uzun dönemli stratejimizin merkezinde yer almaktadır”

Türkiye; ekonomisi ve sanayisi hızlı bir şekilde gelişmekte olan bir ülkedir. İklim değişikliğiyle mücadelede etkin ve kararlı tavrı dolayısıyla, yenilenebilir enerji dönüşümü için oldukça önemli bir yol katetmiş ve önemli hedefler ortaya koymuştur. Türkiye’de enerji dönüşümü, uzun dönemli stratejimizin merkezinde yer almakta olup, yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretimini hem pay olarak hem de kaynak çeşitliliği olarak daha azimli bir şekilde artırmayı planlamaktayız.

“Nükleer enerji kapasitemizi artırarak, Türkiye’yi temiz ve güvenilir enerji vizyonunun merkezine yerleştireceğiz”

2053 net sıfır emisyon hedeflerimiz için temel önceliklerimiz yenilenebilir enerji kapasitemizi yükseltmek, enerji verimliliğini tüm sektörlere yaymak ve enerji çeşitliliğini arttırmaktır. Rüzgar ve güneş enerjisi kurulu gücümüzü artıracağız. Nükleer enerji kapasitemizi artırarak, sadece enerji arz güvenliğimizi tahkim etmekle kalmayacağız; aynı zamanda Türkiye’yi temiz ve güvenilir enerji vizyonunun merkezine yerleştireceğiz. 2024-2030 yıllarını kapsayan ulusal enerji verimliliği eylem planımızla 100 milyon ton karbondioksit eşdeğeri emisyon azaltımı öngörüyoruz. 2053 itibarıyla birincil enerji arzının yarısını yenilenebilir kaynaklardan sağlayarak, sürdürülebilir kalkınma rotamızı geri dönülmez biçimde yeşil enerji eksenine oturtmayı hedefliyoruz.

Enerji dönüşümüne ilişkin çok paydaşlı diyaloğun yürütüldüğü önemli bir platform haline gelen ve iki gün sürecek olan foruma, hükümet yetkilileri, politika yapıcılar, özel sektör temsilcileri, teknik uzmanlar ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.

Facebook’ta Paylaş Twitter’da Paylaş Google Plus’da Paylaş Yazdır